georges perec
perec'in hikayesi 7 mart 1936'da paris'te başlamış ve ben doğmadan birkaç ay öncesine kadar sürmüş. benim perec hikayem ise bir arkadaşımın "'yaşam kullanma klavuzu'nu okumalısın, bence çok seveceksin." demesiyle başladı. ben bir puzzle tutkunuydum, kitap da puzzle ile alakalıydı; okudukça fark edecektim ki kendisi de bir puzzle'dı hatta. daha da sonraları, perec'in yazdığı her şeyin bir puzzle'ın parçası olduğunu ve birbirlerine eklenerek büyük, eşsiz bir edebi eseri tamamladıklarını fark edecektim.

bence sevebileceği şeyleri kestirmenin zor olduğu bir insanım, nadiren aldığım tavsiyeleri de dikkate alırım mutlaka, haliyle ilk fırsatta bir kitapçıya uğradım ve "la vie mode d'emploi*(*yaşam kullanma klavuzu)"yı bulamayınca, bu arada tanışmış oluruz diye perec'in mevcut olan iki eserini alıp okumaya koyuldum. okumakla ilgili sorunlarımı daha önce şurada anlatmıştım, sonrasında büyük bir gelişme kaydettiğim de söylenemezdi; aldığım kitaplar bir kenara bırakılmaya devam ediyordu ama bu konuya daha sonra bu başlıkta tekrar döneceğim. çünkü o sıralarda bu sorunun yalnızca bir edebi zevk sorunu olduğunu sanıyordum; perec belki de hayattaki en önemli sorunumu çözüp, beni iyileştirmeden önce.

"les choses*(*şeyler)" başladığım günün sonunda bitti, alışılmadık tarzından kaynaklanan zorlayıcılığına rağmen böyle oldu bu, ancak yüz sayfalık bir eserdi sonuçta; kendisinden aldığım keyfi sürdüm ve başka bir şeyin üzerinde durmadım. lakin "le condottière*(*paralı asker)"i de kısa sürede ve benzer bir hayranlıkla tamamlayınca -ki gün itibariyle bugüne dek okuma şansına erişebildiklerim arasında perec'in okunması en zor eserinin paralı asker olduğunu söyleyeceğim- yalnızca "la vie mode d'emploi"yı değil, tüm eserlerini isteyeceğimi biliyordum artık.

elbette tamamladığım parçalar ve en çok da "la vie mode d'emploi" hakkında yazılacak çok şey var ve bunları bazen kendi başlıklarında, bazen de bu hikayede güncellemeler yapmak suretiyle ekleyeceğim. beynimde yarattığı hayranlığı kısa sürede bir tür aşka dönüştürmüş olan perec'ten bahsetmeyi, yazmakla da çoktandır sorunlu olan bu kafaya rağmen kendime görev edindim ve bu şimdilik bir başlangıç, puzzle'ıma ait bir parça olsun, kafi.

yazılmış ve yazılacak diğer parçalar için:

bkz: le condottiere - #7308
bkz: un homme qui dort - #7528
bkz: quel petit velo a guidon chrome au fond de la cour - #7538
bkz: l'attentat de sarajevo - #7584