buna bazen ceza deriz bazen de ödül, hangisini kabul ederseniz, beyler. ama keşke siz de bilseydiniz diyorum bazen. yükselişi farkettiğimiz o ilk anı hele de. durağa inen buz tutmuş merdivenleri inmeye çalışırken mesela. düşme fikri sizi korkutmak yerine güldürdüğünde. mecidiyeköy cehenneminde metrobüsten inmek her günkünden zorken ve siz inmeye çalışırken üstünüze çıkan insanlara sövmek yerine, onları da güldürecek şekillere girdiğinde yüzünüz, ağzınız, tavrınız, bazen siz bile ne kadar tatlısınız. sokaklarda penguen gibi yürüyen insanlar, bu yorgun, bu asık suratlı insanlar, bu kalabalık, bu hapı yutmuş şehir, bu düpedüz yaşam mücadelesi... yaşamın başka herhangi bir anı kadar yaşanılası; yani bu karda kışta bu bahar kafası?.. anlaşıldı merkez. biz doğuştan hazırız. merhaba siktiriboktan güzel gürültülü büyük soğuk ruhsuz dünya, merhaba karşıdan karşıya geçerken az daha ezilecek olan gerizekalı, merhaba bu gece yanındaki kıza sarılıp üşümeden uyuyabilecek şanslı piç, merhaba bakkal, merhaba merdivenlerde dansederken yakalayan ev sahibi... merhaba, sizi sıkıcılar. hadi biraz hızlanalım.
tümünü göster