dalak bir insan olsaydı sıfatı dost olurdu. içinde, bir yerlerde kendini hatırlatan bir yerde.

mesela sevgili bi organ olsaydı... uuf, sevgili bir organ olmazdı. protez kol bacak olurdu. evet evet, olmazsa olmaz gibi, olmayınca da olur gibi.

insanın kanatları varsa o kesinlikle anne babasıdır. kırıktır bazen. bazen tek kanatla uçmaya çalışanlar, hatta başaranlar alır gözümü. benim bir kanadım örümcek ağlarından örülü mesela. hiç savurmadım beni yukarılara uçursun diye.

-geçen yine tespit yapıyorduk. tespit demişken, kaygan zeminli ilişkilerde referans noktaları inşaa edip tutunmaya çalışıyorduk. isabetli sabit noktalarımız var mıydı bilemiyorum ama ikimizin noktalarından geçen bir doğrumuz vardı, dostluğun ölçü birimi güvendi.

dalağımı aldırdım. belki de söküp attım. bilemiyorum ki hangisi. bilemiyorum çünkü kendiliğinden olmuş bitmiş gibi. ben karar almışım gibi. içimde bir boşluk var gibi. gibi değil var. kocaman bir boşluk. öldürmüyor, yormuyor. olmasa da oluyormuş mesela. insan içinden bir parçasını yitireceğini bilince dehşete düşer ya, bazı ihtimaller öyle dehşete düşürürdü ki beni. gerçek oldu. dalağımı aldılar. yaşıyorum. içimdeki boşluk, gün geçtikçe daha az batar oluyor. gün gelecek "acımaycak".

o acı, dostu koyduğun yerden gelir. geçer.

*(*birisi var ki) *(*metastazlı dostluk hücrelerim kendisi benim.)
tümünü göster