küçücük bir deftere ne çok şey yazılabilir oysa, unutamadığın bir isim mesela. veya yeni öğrendiğin bir tanesi, beyaz sayfaların çekiciliğinde, vaad eden. kimsenin bilmediği ama yaptığın bir şeyi çocukken, okulda kalemini yere atıp eğildiginde gördüklerini. kalemi yerden alıp yazabilirsin artık. küçücük bir deftere yazdın diye kimse ayıplamaz seni. kapağını kapatıp, lastiğini takıp, cebine koyabilirsin. ertesi nöbette birkaç anlamsız rakam, şafak mesela. bir araya getiremediğin o ikisinden bahsedebilirsin, bir yere kaçamayacakları o küçük sayfada. bir taş atıp bir elma düşürebilirsin, belki bir gün tutup indirebilirsin, ağzından çıkmaya niyetlenip söyleyemediğin bir söz mesela, o kimsenin duymadığı ilk heceyi yazabilirsin. defter küçük kusura bakmayın deyip atabilirsin gereksiz olanları. o ikna edici sıfatlar olmadan yazabilirsin öylesine yaptığın şeyleri. yalnızca bir rüya kadar hatırladığın kızlara, yalnızca rüyanda gördüğün bir kızı katabilirsin. kimin kim olduğunu unutana kadar yazabilirsin, hepsi için tek bir çiçek ismi mesela, herkes başka yöne bakarken yaptığın güzel bir hareket mesela, bunu deftere anlatabilirsin, kısacık da olsa, ispatlayamasan da uykusunda söyleyip inkar ettiği o söz mesela. çok vaktin var, uyandırabilirsin, jilet gibi yazabilirsin, o harfleri bulabilirsin, onu gördüğünde çıkan ses mesela. bulsalar bile bir şey anlamazlar. okumasını yalnızca senin bildiğin bir küçücük bir defterin olur, içinde ne kadar çok şey yazar oysa.
tümünü göster