- fazla kalemin var mı?
- çoktur yazamıyorum!

benim hikayelerim var 0aslında hem komik hem hüzünlü. ama işte siz onları beğenir misiniz ki? ve bilmiyorum hangi taş çağından kalmadır benim hikayelerimdeki sizin halleriniz. kendimi anlatmayı sevmiyorum.

çocuklara, ölen çocuklara üzülüyorum hepiniz farkında olmalısınız, ama o kadar çok söyleniyor ki, utanıyorum. ve ülker vardı bizim, bir sabah kançanağı gözlerle gelip gece boyu filistin'i düşündüğünü söylemişti. ne dehşet: samimiyetinden emin olsam intihar, olamayınca götüm götüm kaçmalar. ama ben -tamam ağlar gibi değil de- içimde bir yerlerde hep -ergen ölüleri değil de- mantarlar büyütüyorum çocuklar ölünce, mantar yeşermez; sebep: kloroform!

kaybetmiyorum o kadar fazla. hep garip bir şans takip ediyor beni. nereye gitsem orada parlıyor yıldızım. ama kaybetmeme yatırıyorum bahisleri, yıldızdan olmasa bahisten çuvallıyorum. siz bilemezsiniz; başarılı olanlara gıcık kapabiliyorum.

fırat'ın suyu akar derindir, tabii, hasan kalesi sana derim, ben yabancı dilli müzik dinlemekten keyif almıyorum belki. bazen güzel geliyor da, o artistlerin hepsi various artist bana, bildiremiyorum.

bir de bak aynı yerden ben hollywood'tan bir marlon brandoyu görünce tanıyorum, bir de de niro'yu beninden. harbi harbi kimmiş o oyuncu bir türlü çözemiyorum. zencilerin hepsi zaten samuel jackson oluyor aklımda, isim de kolay, fazla karıştırmıyorum.

benimle ilgilenmiyor insanlık ve ilgilense insanlığımı öldürürüm. bir ceset bırakmadan kaç bin cinayet işledim bilemiyorum. siz hala benim duygularım var sanıyorsunuz.

öyle olsun.
tümünü göster