açlıktan tutmuyor elleri, üç gıdım su, bir avuç pirinç, gözlerinde çokça çapak. bu dünya, çocuğum, seni anımsamayacak!

pirzolalar için hazırlıyor mangalı, elleri öyle hızlı sallıyor ki yelpazeyi. işçiliğinde pazuladığı kolları maaş günü pazar gezmeleri, arabadan gelen cızırtılı müzik.

gaz bombasına sarılmış öğrenci, eli yanarken kurtardı dünyaları, mp40 kızılayı korurken sığınaksız vardı panzerlerin yamacına.

rakı kokusu yayılıyor incecik. çınar dallarının tozu dökülüyor gözüne, ya nezle olursa eyvahlar olsun, mesai paralarıyla alınan n95, aranıyor doktorcuğu.

dağlarında istemediğinden el şirketini mızraklarla yükleniyor yerli. bu eller, bir yıl önce morales'e, kendi kanına oy atan, üç yıl önce meclis önüne dinamit bağlayan, vakittir yüklen hombre!

karısına sesleniyor, hazır olmadığından salata ve tabaklar. kilimleri derleyip sabaha karşı hazır eden kadın, bakmadan ellerinin tozuna salıncaklarını kuruyor veletlerinin.

ölüyor!

etleri atıyor tabağa, elinde yanmayla. acelesiz gülüyor yanındakilere, kokuyu çekiyor içine, prim gün sayısı sayıyor sessiz, yanındaki slikozis.

ölüyor, savaşıyor. tamillerde bir can, afrikaya bakıyor, uzak, ufuksuz, araya girmiş arabın yarım kalmaya mecbur rüyası, afrikada ses bekliyor.

küllerimiz bizi davet ediyor, bütün kıtalarda, afrika dahil.
tümünü göster