elif şafak 'aşk' diye bir roman yazmış. henüz okumadım, zaten konu kitap değil, kitabın konusunun bana çağrıştırdıkları. kitabın adı, tasarımı, lanse edilişi, şafak'ın verdiği röportajlar... çingene pembesi üzerine açık pembe kalpli bir kapak. arka kapakta tasavvuf metni. roman tasavvufun olmazsa olmazı 'büyük bir tevazuyla'; mecazi aşkın ilahi aşkla göz kırpışmalarını anlatıyormuş. elif şafak iyi bir yazardır. mahrem hala aklımda kazılıyken, araftalığı anlatmayı beceremediği bir öteki dünyalı omar hikayesi*(*araf) ve yazar kadının çocuk doğurma sürecinde tuttuğu günlüğü*(*siyah süt), hala görmezlikten geliyorum. şimdi de ne yazmışsa iyi yazdığına dair bir inancım var. yine de aşk'a, boynu bükük sufi kadın afişleri ortalıktan kaybolana kadar elim uzanacağa benzemez.

roman amerikalı bir kadının dünyevi aşkı keşfetme yolculuğunun arka planında mevlana ve şems üzerinden bir ilahi aşkı anlatıyormuş. yani konu zaten her daim sömürüye açık mecazi aşk, kitabı okumadığımdan tasavvufun nereye ne kadar serpiştirildiğini bilmiyorum. elif şafah siyah süt dahil her kitabında tasavvuf atıfları yapardı. şimdi, topyekün girdiği bu çingene pembe kitap tam olarak neyi amaçlıyor?

samimi olarak 'yaratıldığına' inanıp, yaratılış gayesine kafa yoran her insan tasavvufa bir dönem bulaşır, anlamaya çalışır. teorik olarak anlar çoğu; ama pratikte bir saman alevinden hallice olmaz durum. özendiğinle, hayran kaldığınla kalırsın. elif şafak da böyle. onunkisi de saman alevi olmasaydı,bu kitabı böyle teşhir etmezdi. belli ki tasavvufun popülerleşmesini amaçlıyor. ulvi bir amaç... belki tarihi kitap trendinin ardından ortalık aşk (artık ilahi-mecazi karışır birbirine) kitabından geçilmez. iyi olur. yeni hevesi kaçmışlar eklenir orduya.

belki de tasavvuf yeterince popülerleşirse yeni mevlanalar, ibn-i arabi'ler doğar.
sahi ya! kitap sayfaları dışında tasavvuf ehli biriyle tanıştınız mı?
tümünü göster