sayın doktor,

konuştuklarımızın biraz daha etrafında dolaşalım ne dersiniz? teşekkür ederim.

şükür ve eleştiri... bir şeyi eleştirmek ve bir şey'e şükretmek. farklı şeyler gibi görünse de, zamanımızda benzer bir "misyon"u var gibi.
açayım peki:

kötülüğün sınırı var mıdır? varsa henüz o sınıra daha gelmedik. hep daha kötü bir örnek bulabiliriz. bu nedenle halimize 'daha kötü'yü görerek şükrederiz. konuşmuştuk. şükretmeyi bulmak, tarihin en büyük keşiflerinden biri olsa gerek. buna da şükür!!

eleştiri de biraz üsttekine benziyor. hep bir başkasını eleştirerek, örtük bir şekilde halimize şükrediyoruz. çünkü biz eleştirdiklerimizden farklıyız. onlar gibi değiliz.

iyilik ne yarar diyor ya brecht, şairin sorguladığı noktada bir iyi tanımlarsak her birimiz, bir başkasını da yanına alarak iyi olabilir mi? bir başkasının kötülüğünün üstünden yükselmeyen bir iyilik. saf iyilik. saf...

nesnelliği lütfen bir sonraki seasımıza bırakalım.

buyrun: cenizas

sevgiler,
m.
tümünü göster