nuri bilge ceylan'ın 2002 yılında çektiği filmidir. film, cannes film festivalinde büyük ödül'ü almış, bunun dışında da bir çok festivalde ödül almıştır.

filmin konusu kasabadan iş bulmak ve yeni bir hayat kurmak için istanbul'a gelen yusuf'un (mehmet emin toprak), istanbul'daki akrabası mahmut'un(muzaffer özdemir) yanına geçici olarak yerleşmesidir. böylece biri şehir hayatına alışmış ve bu hayattan sıkılıp uzaklara gitmeyi düşleyen, diğeri de taşra hayatından kopamamış şehir hayatına uyum sağlamaya çalışan iki zıt karakter üzerinden karşıtlık var edilmiş.

filmdeki karekterlerin kendi içlerinde duyduğu yalnızlık, filmin olaydan ziyade durum üzerine düşündürmesi, filmdeki neredeyse her karenin fotoğraf çerçevesi gibi oluşu benim bu filmi beğenme sebeplerimden. bireyin toplum içindeki yalnızlığının son derece güzel bir biçimde anlatıldığını düşünüyorum.

--- spoiler ---

filmin birçok yerinde anlatılmak istenenler, kelimeler yerine farklı biçimlerde anlatılmış. örneğin; yusuf karakteri apartmanın girişinde mahmut'a gelen paketi almak için beklediği sırada bir kızla baş başa kalıyor, kızdan etkileniyor ve bu sahnede ışıklar kapanıyor. sonra kapıcının gelmesiyle açılıyor. ve aynı ortamdaki cam kız gittikten sonra açılıyor. bu benim yorumladığım kadarıyla adamın aşk hayatının kızla karşılaşmadan önce karanlık olduğunu, kızı gördükten sonra aydınlandığını; kız gittikten sonra kendiliğinden açılan pencere de onun kalbinin kapılarını birine açtığını işaret ediyor. (işığın açılıp kapanması sensörden gerizekalı diye dalga geçmeyin abiler ablalar, işte ben izlerken bunları düşünmüştüm. :d) (hem zaten film de bunlardan anlam çıkarabildiğin müddetçe seni kendine çekiyor, etkiliyor.) daha sonra adam kızı takip edip, aslında kızın görüştüğü bir adamın olduğunu gördüğündeyse sahile gidiyor. ve tam denize bakarken eş zamanlı olarak kamera tutulan bir balığın can çekişmesine, ölmeden önce çırpınmasına zoom yapıyor. bu da adamın o an ki ruh halini yansıtıyor.

bir de farenin yakalandığı sahne var ki bize bir çok şey anlatıyor bu sahne de. filmin başından beri mutfağa saklanmış olan fareyi yakalamak için mutfağın kapısının eşiğine bant koymuş olan mahmut, sonunda amacına ulaşır, fare banta yakalanır. farenin acı dolu çığlıklarıyla, yusuf uyanıp mutfağın önüne gelir ve farenin yapışkandan kurtulmaya çalışmasını seyreder. bu esnada mahmut gelip, fareyi kapıcının halletmesi için sabahı beklemelerini söyler. yusuf farenin daha fazla acı çekmesini istemez ve farenin çığlıklarını bahane ederek başka bir çözüm yolu bulunmasını ister. mahmut bunun üzerine farenin -canlı olarak- çöpe atılmasını önerir. yusuf ilk önce razı olur, fareyi bantla çöpe atarlar. fakat sonra poşetin başına üşüşen kedileri görünce yusuf'un gönlü razı olmaz farenin canlı olarak kediler tarafından yenilmesine ve poşeti alıp duvara çarpar bir kaç defa, böylece farenin öldüğünü düşünerek çöpe atar. mahmut ise bu sırada bunları pencereden izlemektedir. burada karekterlerle ilgili daha fazla bilgi sahibi olabiliyoruz. mesela her ikisinin de isteklerini gerçekleştirememesi, kendi hayatlarındaki çırpınışları, farenin banttan kendini kurtarmaya çalışmasına benzer. bir başka örnek olarak, mahmut fareyi acılar içinde sabaha kadar bekletebilecekken yusuf henüz toplumdan kopamamış bir kasabalı olduğundan farenin daha fazla acı çekmeyeceği bir çözüm yolu ister. mahmut'un bulduğu çözümü pek beğenmese de gerçekleştirir. çöpe attıktan sonra poşetin etrafını kedilerin sardığını görünce yine kasabalı tarafı ağır basar ve fareyi öldürdükten sonra poşete atar. aslında burada iyiyi yapmak yerine kötünün iyisini yapmıştır. her halükarda fare ölümden kaçamaz tıpkı yusuf'un bireyselleşmekten kaçamaması gibi.

filmde pek diyalog olmamasına rağmen bu ve bunun gibi daha birçok ayrıntı bize çok şey anlatabiliyor. o denli ki sözcüklerin ifade edebileceğinden çok daha derin bir şekilde ifade ediliyor.

--- spoiler ---

yapılan birçok eleştiri çerçevesinde söylüyorum ki: halktan bağımsız bir film olduğunu da düşünmüyorum; film bilakis asıl o olağanlığıyla, durgunluğuyla senin benim yani herkesin kendinden bir parça bulabileceği bir filmdir.
tümünü göster