hüvel baki, 1841 - 1904, bohemyalı çek besteci. ruhuna el fatiha.

(pardon, allah taksiratını affetsin. kimilerine göre bu söz yalnızca gayrı müslimler için kullanılır, kimileri için ise müslüman toprağa gömülene kadar kullanılır, gömüldükten sonra ise "allah rahmet etsin/eylesin denir. ben gayrı müslim olduğu için kullandım)

bu adam eğer 100 yıl erken doğsaydı brahms'tan, 250 yıl erken doğsaydı beethoven'dan daha meşhur bir müzisyen olabilirdi bence. abarttım tamam, hiç kimse beethoven kadar akılda kalıcı ve vurucu ve ilahi veya brahms kadar letafet sahibi bir müzisyen olamaz ama demek istediğim bu adam bilindiğinin, tanındığının çok ama çok üstünde. 110 yıl geçmiş aradan hakkettiği şöhreti bir türlü teslim edilemiyor bu adamın.

en meşhur eseri maalesef "from the new world - yeni dünyadan" senfonisinin (9. senfoni) 4. kısmıdır : allegro con fuoco. amerika seyahatinde sanayi devrimine hayran kalıp bestelemiş.
(eserlerin başındaki bu allegro'lar allegrato'lar, vivace'ler, adagio'lar vs. eserin metronom olarak hangi hızda çalınacağını belirten bizdeki makam gibi şeylerdir, hepsi italyancadır.)
papa'nın da dinlediği bir bağlantısını aşağıda bulabilirsiniz.

http://www.youtube.com

( şimdiki papa francis değil, bir önceki suratsız polonyalı. papa olmanın da gözümüzde çok bir yeri kalmadı ya neyse. sen papa olacaksın, allah'ın malatyalısı çıkıp seni vatikan'da vuracak. gülmemek elde değil) bence arabesque'leri, humoresque'leri, çello concertosu vs. kesinlikle daha üstün.

ben bu geç kalmış sakallı adam kadar müziğini sağdan soldan toplayan; gün içinden, insanlık hallerinden birleştiren; böylesine ince ince işleyip, bütün bu ıvır zıvırdan bu kadar güçlü, bu kadar kutlu, ve insana kendini kendi var ettikleriyle bu kadar ulvi hissettiren ve her eserini bu kadar ustalıkla bitiren başka bir müzisyen görmedim. hele ki bu kadar çağdaşımız olması korkutucu.

bu herifi dinlerken ister istemez düşünüyorum. acaba biz insanlar olarak son yüzyılda neler kaybettik. nerede artık böyle adamlar.

var bir hayat hikayesi elbette. babası kasapmış da bu şöyle böyle etmiş de, hatta ilk keşfeden bir yarışmada brahms olmuş da vs. çok önemli değil.

benim için müzisyen olarak doğdu yaşadı ve gömüldü ama asla ölmeyecek. allah bilir ne boklar yemiştir, ne fark eder.

buyrun en sevdiğim eserini, arz ederim.

http://www.youtube.com (hiç olmadı 16:45'den sonrasını dinleyin)

dvorak diye yazılır, başımın belası diye okunur.