sana sigaranın hayatımı nasıl kurtardığını, muhtemelen daha önce de anlatmışken üstelik, dün yine bir hikayeyle anlattım. yıllardır sana buna benzer saçmalıkları anlatıp duruyorum. söylenebilecek binlerce şey varken de, kelimeler içi boş ses yumaklarına benzerken de, ben sana bir şeyler anlatmaktan hiç vazgeçmedim. sen de bir şeyler anlatmaktan hiç vazgeçme diye, tanrı aşkına, sanki karşılığını bu şekilde ödeyebilirmişim gibi.

dün akşam erkenden uyuyakalmışım, bunu ne zaman yapsam, gecenin üçünde beşinde uyanıp o korku dolu sessizliğin içine düşüveriyorum. uykumu yeniden getirecek birkaç satır ararken sen gel bununla karşılaş.

artık bir şeyler anlatmamayı kim istemez. bana da aynısından lütfen. bir sürü zaman geçmiş ve yaz gelmiş ve renkler kaybolmuş ve aklıma çok güzel bir fikir gelmişti tam da. hani sen onu çok sevdiğini söylemek için yanına gidersin de o senden önce davranıp seni artık sevmiyorum der.

- ben çok şanslıyım ha?
- neden?
- sanki bilmiyorsun...
tümünü göster