çömelerek tütün sarmanın anatomisi düşünüldüğünde gizlenmiş bir estetik gizliliğini koruyamaz olur bir anda. karizma sahibi olur. kelimeye dökmek itibar kazandırır artık tütüne. tütün başka bir şeyi temsil eder bu fotoğrafta, sonsuz bir temsil. lucky strike'da tütünün fransasıdır, şarabın ve dilin fransızı gibi. kibar diyenler olur, ben kültür demeyi tercih ediyorum. bunun birde boncuklusunu yapmışlar, o boncuğun mavi olduğuna eminim. patlatınca nane aroması istila eder tüm filtreyi ve dolayısıyla tütünü. nane dediğin mavi olur zaten. sevmesen de bunlar da var artık. normal bir tiyatroya gidemezken, hamletin öz eleştirisini yapan bir oyun izlemek gibi, ama var, kim için bilmiyorum. tükettir gitsin.

her nedense aklıma lucky luke geliyor. sadece ses benzeşmesinden değil, bizim mahalledeki adıyla red kitin ağzındaki sigaranın bu olması ihtimali takılır hep. güzel olmaz mıydı? ne de güzel olurdu. ukala atı ve sevimsiz köpeğiyle birlikte birde tütünü. melekler aşkına neler düşündüm ben! sevimli suçluların peşinden giderken aklıma başka bir şey takılır. dalton kardeşler ve hatta dalton anne. havanada sarılmış purolar onlara yakışır sanırım. temsil ettikleri beni boğacak kadar derin olabilir.

ne kadar güzel olurdu at nalının bana getireceği uğuru bulmak. yada nereye konduğu önemli olmayan kelebeğin sürekli var olmasına tanıklık etmek. kımız içmek atın gözlerine bakarak. tuhaf mı cirit oynamak daltonlarla? red kit e tarkan demek ve atıl rin tin tin demek. rin tin tin, melodik bir işkence buldum sanırım, neyse. söz sözü keser, göz gözü süzer, duman dumanı ezer, bunlar bahane olur. yazı yazıyı çizer. dedikleri gibi "söz uçar, yazı kalır". dumansız bu kadar dağılabiliyorsam kısacık bir yazıda, söylenecek tek bir şey var good luck!
tümünü göster