tam başlık; `toplu taşıma araçlarında yolculuk esnasında yüksek sesle müzik dinleyenleri etkisiz hale getirme timi`. allahım nereden buluyorum böyle konular ve de böyle saçma başlıklar, bilmiyorum, bilemiyorum.

henüz bu sabah yaşadığım bir olay sebebiyle bu timi kurma gereksinimi hissettim, ayrıca da çok pis geyik yazasım vardı. size eziyet olmaya geldim efendim. başlıyoruz *(*pis sırıtan mor şeker smileyi)

günlerden pazartesi, ben mutlu bir sabaha uyanmışım uzun zaman sonra. gözlerimin içi gülüyor resmen, kulağımda kulaklıklarım trene bindim, işe gidiyorum. tam oturdum boş yerlerden birine, sağ (size göre sol)(ne gerek varsa bu ayrıntıya)(sol muydu ya)(neyse artık) taraftan siyahlar giyinmiş bariz kurtlar vadisi pusu dan çıkmış gibi duran arkadaş dizimi dürtükledi. bişeyler dedi. duymadım. kulaklıklar vardı, çıkarttım kulaklıklarımı, ne var bakışı attım *(*ne var bakışı), "kıssana biraz" dedi. o anlık refleksle kıstım müziğin sesini, yani cidden rahatsız olmuş olabileceğini düşündüm. sonradan arkadaşı süzdüm, kıl bi tipi vardı zaten. sevmedim ve müziğin sesini yavaş yavaş çaktırmadan yükselttim. zaten bir kaç durak sonrada matrix ten fırlamış ajan görünümündeki arkadaş indi. rahat ettim. ama aklımı kurcalayan bir kaç soru kaldı bana. mesela mp3 çalarımın sarjı bittiğinde, yani yolculukta müzik dinleyemediğim zamanlar, ben de sinir oluyorum yüksek sesle müzik dinleyen insanlara. öyle de pis bi yapım var yani.

işte bu düşünceler eşliğinde müzik dinleyemediğim zamanlar için bir tim oluşturma kararı aldım.

istanbul da yaşayanlar ya da buna mecbur olanlar bilir. toplu taşıma diye bişey icat etmişler sevgili dostlarım, insanlar ayakta oturuyorlar. cidden ayakta, kendinizi bırakıyorsunuz, ama yere düşmüyorsunuz. öyle bişey. kalabalık, sıcak, havasızlık, sigara kokusu vs. gibi faktörler bu yolculuklara katlanmakta olan yurdum insanı için büyük sinir ve de stres kaynağıdır. arabanız olsa ayrı dert olmasa ayrı dert. gerçekten bu şehrin psikolojisi bozuk. bu şehire katlanmak zorunda olan herkese allah sabır versin. amin. konumuz bu değil ama. dağılmasın.

işte böyle toplu taşıma araçlarını, daha yaşanmaz! daha çekilmez hale getiren insanlar vardır ki, şu an nerede olduğunu bilmediğim bir yazımda *(*yazı kayıp yahu)*(*bu kadarda kendimden bi haberim) toplu taşıma araçlarında kendi egolarını tatmin etmek maksatlı yüksek sesle müzik dinleyen insanların yaşadığı zorlukları anlatmıştım. fakat bundan vaz geçtim. kulvar değiştiriyorum. lanet ediyorum bu arkadaşlara artık.

bu oluşum, tamamıyle bir sivil oluşum olup, tamamıyle bu toplumun bireylerine hizmet maksatı güdmektedir.

bu timin amacı nedir diye aklınızda soru işaretleri kalmasın diyerekten, tamamen sosyal sorumluluk projesi olan bu oluşumun amaçlarını anlatayım efendim. malumunuz, yukarıda bahsettiğim araçlarda gerginliklere sebebiyet veren bu arkadaşların bu eylemlerini toplumun menfaatleri doğrultusunda, etkisiz hale getirecek eylemlerde bulunmaktır amacımız. bunun için gerekli alet edevat ve de malzemeyi tim üyelerimize sağlamaktır. oluşumumuz, hiç bir siyasi örgütün desteklemediği yukarıda da bahsettiğim üzere, tamamiyle sivil bir oluşumdur. bir bilinçlenmedir, bir tepkidir. bir önayaktır.

bu timin bu amacı nasıl gerçekleştirir sorusunun cevabınıda hemen aktarayım. bu oluşuma katılacak insanlarda aranacak ilk nitelikler, çabukluk, atiklik, çeviklik, her hangi bir darp durumunda kendini savunabilecek kadar güçlü bir fiziksel yapı olacağı için kes kaç *(*ahah aştım şu an) yöntemi uygulanacaktır. gerekli alet edavatlarımızın en önemlisi ise bir isveç çakısıdır. kulaklık kablosu kesilecek, hiç çaktırılmadan, ayakta oturulmaya devam edilecek, yeri geldiğinde de bünye savunulacaktır.

risk seviyorsanız, adrenalin arıyorsanız, atraksiyon meraklısıysanız ve de toplu taşıma araçlarındaki bu durumlardan muzdaripseniz sizi oluşumumuza bekliyoruz. başvuru için gerekli belgeler, bir resim (tim tanıtım kartı için, herhangi bir arbedede kullanım amaçlı kart bastırıyoruz, bu kartı kullanıp arbededen çıkabilmeniz için) bir resim yeterli aman zaten ne gerek var, ikametgahtı, sicil belgesiydi. bir de isveç çakınızı kendiniz temin edin bi zahmet, maddi olarak bir darboğazdayız. anlayın işte ülke şartları. devlet desteklemiyor böyle toplumsal sorumluluk projelerini. kınıyorum burdan hükümeti.

yoğun talep olacağından hiç şüphem yok. bu toplumu, bu ego tatminine doyamayan insanlardan kurtarma vakti geldiğini gösterelim herkese. zafer bizimdir. yani buraya kadar okuyup bana katlandığınız için teşekkür ederim sevgili dostalarım.

can sıkıntısı işte, nelere kadir.