denkliklerin denklemlerinin dengelerini bozan derinlikler, dengesizler dengesizlikler, densizler densizlikler, bensiz bencillikler, incikler, kırık kemikler, kemirgen sessizlikler, rüyaları düşe yoran yorumsuz yorgun sorumsuzluklar, aynı yerinden yerinden edilen inançlar... gelirkenler, giderkenler... kimler.. kimsesiz.. kim sessiz .. kimsiniz.. kimdiniz.. kim..din.. iz..

"kumlar fazla mı abartılıyor küçük taş parçaları işte.."
koca bi okyanus izleminde küçük taş parçaları işte denkliklerini koruyan.. tek bi bilinmez bile korkutmaya yeterken denklemlerde, aslında tüm dengeyi bozanın bilenenler oldunu bile bil,e bilinmeyenle yaratılan derinlikler: içine derin konan şeylerdi, hepsi okyanustular.. dengesizlikler: içinde dengesizleri taşıyan buharlardı, hepsi buluttular..densizlikler: densizlerin sığındığı kavuklardı, hepsi ağaçtılar..
bensiz, bencilik oynayan sokak çocukları, kralın kralcı piçleri olduğuna inan bencilliklere dil çıkarırlardı.. trenler kalkardı, incik taşıyan.. kırık kemiklerin üzerinde giden trenler.. kırılan kemik seslerine gizlenen kemirgen sessizliklerle oynardı sokak kedileri.. uyanırdım. uyurdum ya da..

rüyaları düşe yoran yorumsuz yorgun sorumsuzluklarım hiç uyumazdı.. ve trenler kalkardı aynı yerden, yerinden edilen inançlar üzerinde giden.. uyanırdım.. ya da uyurdum dünyaya. gözlerim açık, uyardım gelişine göre, gelişine güzel.. uyumluydum.. gelişine.. güzel..
gelirkenler, giderkenler.. kimler dediler.. uydurdum bende, dedim kimsesiz..
kim sessiz dediler ısrarla, ısrar ettiler.. öylece dumanı tüten bir öbek ısrar önümde sorakaldım siz kimsiniz??!!!! üç yavru kedi oyunlarını bırakıp yanıma geldi ısrara bulandı patileri... peki
siz kimdiniz!!! kim.. din.. iz..