insan çok garip bir varlık. keşfetmeye meyilli bir yapısı var. sürekli farklı olanın, değişik olanın peşinde sürüklenmiştir bu zamana kadar. merak bunun temelinde yatan, insanı tetikleyen en önemli olgudur belkide. meraktır, insanı iyininde peşine takabilen kötünün de ardında sürkleyebilen.

kendimden yola çıkayım. ilk bilgisayar alındığında eve, hiç bişey bilmeyen ben, kurcalayarak, deneme yanılma yöntemleriyle yılmadan usanmadan sürekli bozdum. aha acaba şu kabloyu şuraya takarsam nolur, şu kombinasyonu deneyeyim bi de, şuna basarsam nolur, buna basarsam nolur, bu ne işe yarıyo diye diye caanım pc yi harap ettim. benden çok çekti bilgisayar, dünayaya yeniden gelelebilse eminim, benden zarar göremeyecek bişey olmak isterdi. ona burdan selam ediyorum.

demek ki bilinçsiz merak kötü şeylere sebebiyet verebiliyor. bunu keşfetmek insan için gerçekten önemli. ben bunu keşfettim ve artık yeni pc me daha kibar davranıyorum.

merak çok geniş bi olgu. ve insanın gerçekten zayıf bir noktası. bir dizinin bölüm sonunu kaçırmamak için 15 dk lık ufacık! reklam molalarını hazmedebiliyorsunuz mesela. ben yapmam katiyen, yapanlar var biliyorum, kutusundan ne çıkacak, acaba teklif ne olacak diye saatlerce o aptal kutuya kitlenip kalan insanlar var. reel hayata dönersek, bir trafik kazası sonrasında etrafa toplanan insanların çoğunun ne amaçlı oralarda dolandığını tahmin edebilirsiniz. 'aha kaza oldu, gidip bakalım, hasaan git şurdan çekirdek al lan işe yaramaz' diyen bi insan tanıdınız mı hiç ? ben tanıdım.

nitekim yanlış şeylerin merakı içindeyiz. içinde bulunduğum sektörden ötürü genç nesilin hangi şeylere daha çok vakit ayırdığını gözlemleyebiliyorum. ve gözlemlerim sonucunda gerçekten üzülüyorum. gençlik bilinçsiz merakların peşine düşmüş, savrulmakta malesef. araştırmayan, öğrenmek istemeyen, duyarsız, özünden koparılmaya neyilli, özenti, ilgi çekmek odak noktası olabilmek için kendinden geçebilen, saygıyı yitirmiş, gerçekten boş bir nesil yetişmekte. çok karamsar olabilir bu tanım, korkutucu, ürkütücü olabilir. fakat gerçeklik payı maalesef var.

onlar yaşlarındayken, bu ülke için idam sehpahasına yürümekten korkmayan yürekleri düşündükçe, gerçekten acı çekiyorum. cuntacı paşaları, ak saçlı tonton masum dedeymiş gibi tanıyan, araştırmayan gençlik, ülke geçmişini merak etmeyen, günü yaşamanın derdine düşmüş, özenti gençlik gerçekten korkutuyor beni.

korkuyorum, teselli edin beni. güzel günler göreceğiz deyin, ihtiyacım var.