payidar devletin olmazsa olmazı laikliği savunanlar haşim kılıç'tan pek hazetmiyorlardır muhtemelen. bununla beraber anayasa mahkemesi'nin son kararına saygı duyulmasını dillendiriyorlar. birgün o mahkemenin çoğunluğu haşim kılıç'tan ibaret hale gelirse, o saygı ve sevgi devam edecek mi bu mahkemeye? hukuk'un üstünlüğünü kim ipleyecek bakalım o zaman? zira, toz kondurulumayan, her ne koşulda olursa olsun baş tacı yapılan cumhurbaşkanlığı makamını da gördü bu millet? bugün anayasa mahkemesini tanrısal bir doğru kabul eden zihinler devlet reisine demediklerini bırakmadılar. demek ki, devletin her kurumunda her zaman doğru adamların, art niyetsiz memurların olmasını beklemek hayalcilik olacaktır. demek ki; onların da robot olmasını bekleyemez, verdikleri her karara mutlak bir kesinlik gözüyle bakamayız. nasıl ki birileri cumhurbaşkanı'nı eleştiriyor ise birileri de çıkıp anayasa mahkemesini eleştirecek, onların her hareketine eyvallah demeyecektir. bu halde akp'den dirhem haz etmediğine inandığım anayasa mahkemesi'nin de siyasi veya keyfekeder karar verebileceğini düşünüyorum. başkan elleri görelim diyor, belki birkaç üye o anda karar veriyor. sonuçta hikmetinden sual olunamaz bir mahkeme var ortada. bu karardan dolayı kim eleştirebilir, kim saygı duymaktan başka tavır takınabilir?

ortada değiştirilmesi teklif dahi edilemez 4 tane madde var. isteyen onu öyle bir evirir çevirir ki; hükümetler hareket edemez hale gelir. mahkemenin hükümetlerin yapmaya çalıştığı herhangi bir değişikliği elbet bu 4 maddeye dokunduracak kudrete sahip olduğuna inanıyorum. ama oradan chp milletvekili çıkıp ;''onlara güvenmeliyiz, olay bitmiştir'' diye beyanat verince; ''cumhurbaşkanı da güven o zaman'' demekten kendimi alamıyorum.