her ne kadar "ilkel" şeklinde eleştirilere maruz kalsa da kimi zaman içimden bir parçacık "ulan biraz da hak veriyorum." demek istiyorum bu din için. yani hz. isa bir erkekten meydana gelmedi. bir ruhun, insan "sureti"nde görünmesinden meydana geldi. bu nedenle hristiyanlarda, diğer dinlerden farklı olarak "sureti benimsemek" esas olmuştur. kiliselerde ikonaların bulunmasını daha başka türlü nasıl açıklasam? adamlar resimlere, heykellere yönelerek ibadet ediyorlar. çünkü peygamberlerinin aslı bir "suretlenme" idi, öyle değil mi? ama hristiyanlar allah'ın işindeki hikmeti kavrayamadılar, onu görmeyi istemekle iyi ettiler ama acele ettiler. bu yüzden ipin ucunu kaçırdılar.

islam bu hususta hristiyanlıktan farklılaşıyor. bizde " allah'ı görüyormuşçasına" ibadet etmek esastır. "her ne kadar biz onu görmesek de o bizi görüyor." demek ki allah bizim için "miş gibi..." pozisyonunda. hayalimizde. yani onu görüyormuş gibi hareket etmek esas olan, "onu görmek" değil. ikincisi sonraki iş. bu nedenle allah'ı algılanabilir tarzda tasvir etmek islam'da yasaklanmıştır ki hristiyanların düştüğü hataya müslümanlar da düşmesinler.