evdeydim, içiyordum. ne yazdım pek hatırlamıyorum. içiyordum, içmeyi bir kusmaya dönüştürdüm ansızın. epey yazdım. o'ndan, bundan bahsettim. kendimden bahsettim biraz. sıkıldım sonra, kalktım buraya geldim; hala sıkılıyorum.

içiyordum. canım sıkılmıştı. statik bünyemi alkolle, ihanetle, salaklıkla, a dream within a dream ile dolduruyordum, aleni gülme unsuruydum anlayacağınız.

öss'ye sayılı günler kalmıştı ve ben, kazanamayacağımın elbette farkındaydım. heyhat, hayat deyu geçiriyordum vaktimi. boş vakitlerimde sıçıyordum genelde. millet boş vakitlerini kitap okumak gibi gerekli bir eyleme bırakırken, ben kitap okumanın anlamını gayet iyi biliyordum, mamafih kimsenin umrunda değildi elbet bu.

sonra, sonra alkol bitti. kitaplar bitti. amarok durdu. kalktım geldim; intihal yaptım; bi' sikim anlamadınız.

sen, sen o garip bünyeni garip bir hisle dolduradur, sen, sen hiç konuşma yarraam. sıkılmıştım, geçti, geceydi, ve sabah olmasına daha 228 saat vardı. huniyi koydum başıma, ikizler'i okudum..
tümünü göster