türkçesi; veronika ölmek istiyor.(aslında yalnızca istemek değil,verilmiş ve uygulamaya geçirilmiş bir karar, bu aşamada önemli olan sonuçlar değil)
zannımca en güzel paulo coelho romanı.
slovenya'da geçen hikayede, 24 yaşındaki veronika, hayatın anlamsızlığının farkına varır ve başarısız bir intihar deneyimi geçirir. aşırı doz yüzünden akıl hastanesine kaldırılır ve kendisine bundan dolayı kalbinin ağır hasar gördüğü ve yakında öleceği söylenir. kesin bir ölümü beklemenin, anã® bir ölümden daha kötü olduğunu anlayan veronika kalan sınırlı zamanında o güne dek yaşamadığı/yaşayamadığı şeyleri tatmak ister.

"bana öyle bir ilaç verin ki uykum gelmesin ve yaşamımın geri kalanının her anını yaşayabileyim. çok yorgunum ama uyumak istemiyorum. yapacağım çok şey var, hayatın sonsuza dek süreceğini sandığım günlerde hep ertelediğim şeyler bunlar, sonra, hayatın yaşanmaya değmeyeceğine başlayınca da unuttuğum."*(*gun gelir biz de mi soyleriz)

uzun zaman önce bıraktığı piyanosuna geri dönecek, hatta akıl hastanesinde onu yaşama daha da çok bağlayacak aşkı bulacaktır. çevresindekiler ise genç bir kızın ölecek olduğu manzara karşısında, kendi yaşamlarının değerini anlayacaklardır.