çok kitaplıklarım, çok kitaplarım oldu. bilge karasu öğrencisiyiz, bağlanmadık hiçbirine ya da bağlanmamıza izin vermediler. yaklaşık bin kitabın bulunduğu övgüyle söz edebileceğim kitaplığım yirmi yaşında mapusa düştüğümde talan edildi, sağlık olsun.
kitaplarla birlikte giden anılar var bir de. anıların bir yere gitmediği, insanın belleğinde pusuda kaldığı tartışmalı bir tez olarak elimizde elbette. fakat pek muteber değil, insan belleği oldukça haindir.
dün kitapların çoğunun önünü kapatan ıvır zıvırı karıştırırken buldum paul celan'ın kitabını. en kolay kaybolanlar zaten hep şiir kitapları.
bir akşam filizle buluşmuştuk, o zaman çıkarmıştı çantasından. parçalanmış, sayfaları gazete yaprağı gibi dökülen bir şiir kitabı. bir şiir buldu okudu, sonra başkalarını okuduk. hala o ilk okuduğumuz şiirin yanında z'ye yazıyor. nasıl olduysa geri vermemişim bu kitabı, halbuki özen gösteririm kitapları geri vermeye de. unutulup gitmiş ıvır zıvırın arkasında üstelik ezberimde bile kalmamış şiir, insan belleği hain işte.
uzaklığa övgü
senin göz pınarlarında
yaşıyor balıkçı ağları çılgınlar denizinin.
göz pınarlarında senin
tutmadadır deniz verdiği sözü.
insanlar arasında ayak sürümüş, yüreğimle,
buraya fırlatıyorum işte,
elbiselerimi ve alayişini bir yeminin:
siyahtan da siyahım, çırılçıplağım.
bağlı değilsem, bağlı sayılırım ben.
hep böyle sen olurum, ben ben iken.
senin göz pınarlarında volta atar,
düşünü kurarım eşkıyalığın.
ağa düşürdü bir ağ bir başka ağı:
ayrılıyoruz sarmaş dolaş.
senin göz pınarında
ipini boğuyor işte ipe çekilmiş biri.
işte bu gece dönüp bir daha okumak istedim aynı şiiri, tam olarak bir metre 30 santim uzağımdaki kitaplığa uzanmaya üşenip internette aradım. şaşıracaksınız, şiirin kendisi yok. şaşırmayacaksınız, hakkında bir tartışma var. henüz okumadım tartışmayı sayfaları açmaya çalışıyorum. anlaşılan o ki ismet özel'in erbain'de yer alan yıldızların uzaklığına övgü şiirinin kaynağının bu şiir olduğu savlanıyor, bakacağız tabii.
konu var mıydı bilmiyorum, ama internete güvenmeyin, şiir kitaplarını ıvır zıvırın ardında bırakmayın. filiz'e aynı kitabın yenisini buldum sipariş ettim, görüşünce vereceğim, arkadaşlarınızla görüşmeyi unutmayın, kitaplarına el koymayın. bir de anıların karalandığı kitapları kimseye vermeyin. sanıyorum yeterli ana fikir verilmiştir, bu öğütleri mutlaka tutun.
kitaplarla birlikte giden anılar var bir de. anıların bir yere gitmediği, insanın belleğinde pusuda kaldığı tartışmalı bir tez olarak elimizde elbette. fakat pek muteber değil, insan belleği oldukça haindir.
dün kitapların çoğunun önünü kapatan ıvır zıvırı karıştırırken buldum paul celan'ın kitabını. en kolay kaybolanlar zaten hep şiir kitapları.
bir akşam filizle buluşmuştuk, o zaman çıkarmıştı çantasından. parçalanmış, sayfaları gazete yaprağı gibi dökülen bir şiir kitabı. bir şiir buldu okudu, sonra başkalarını okuduk. hala o ilk okuduğumuz şiirin yanında z'ye yazıyor. nasıl olduysa geri vermemişim bu kitabı, halbuki özen gösteririm kitapları geri vermeye de. unutulup gitmiş ıvır zıvırın arkasında üstelik ezberimde bile kalmamış şiir, insan belleği hain işte.
uzaklığa övgü
senin göz pınarlarında
yaşıyor balıkçı ağları çılgınlar denizinin.
göz pınarlarında senin
tutmadadır deniz verdiği sözü.
insanlar arasında ayak sürümüş, yüreğimle,
buraya fırlatıyorum işte,
elbiselerimi ve alayişini bir yeminin:
siyahtan da siyahım, çırılçıplağım.
bağlı değilsem, bağlı sayılırım ben.
hep böyle sen olurum, ben ben iken.
senin göz pınarlarında volta atar,
düşünü kurarım eşkıyalığın.
ağa düşürdü bir ağ bir başka ağı:
ayrılıyoruz sarmaş dolaş.
senin göz pınarında
ipini boğuyor işte ipe çekilmiş biri.
işte bu gece dönüp bir daha okumak istedim aynı şiiri, tam olarak bir metre 30 santim uzağımdaki kitaplığa uzanmaya üşenip internette aradım. şaşıracaksınız, şiirin kendisi yok. şaşırmayacaksınız, hakkında bir tartışma var. henüz okumadım tartışmayı sayfaları açmaya çalışıyorum. anlaşılan o ki ismet özel'in erbain'de yer alan yıldızların uzaklığına övgü şiirinin kaynağının bu şiir olduğu savlanıyor, bakacağız tabii.
konu var mıydı bilmiyorum, ama internete güvenmeyin, şiir kitaplarını ıvır zıvırın ardında bırakmayın. filiz'e aynı kitabın yenisini buldum sipariş ettim, görüşünce vereceğim, arkadaşlarınızla görüşmeyi unutmayın, kitaplarına el koymayın. bir de anıların karalandığı kitapları kimseye vermeyin. sanıyorum yeterli ana fikir verilmiştir, bu öğütleri mutlaka tutun.