adana'dayım. yıllardır okuduğum, günlük hayatta onun cümleleriyle konuştuğum bir adamın şiir dinletisi var. gerçi şiir dinlemek için değil, adamı görmeye gitmiştim daha çok. kalkıp gittim mersin'den. biraz zor da olsa buldum kafeyi. içtik akşama kadar, sohbet ettik, şiir'den, düzenden konuştuk ve akşam oldu, saatler gerildi, dinleti başlamaya yakındı artık.. kalktık o mekandan, dinletinin yapılacağı yere gittik.

başladı adam konuşmaya.. feysbuk'tu, devletti, düzendi derken geldi konuşma şiire.. şöyle diyordu adam:

''bir işkence yöntemi vardır. insanın kafasına kova geçirilir ve su damlatılır kovanın üstüne. adamın kulaklarında o ses yankılanır sürekli ve kafayı yer insan. o iki damlanın düşme anındaki farkı yakalamak insanı delirmekten kurtarır. şiir oradadır işte. o anı yakalamaktır.''

şaştım kaldım, dışarı çıktım hemen, bir sigara yaktım, içli bir hassiktir çekerek büyüksün derman iskender över dedim.