kader ve kadeh arasinda bir paralelik var galiba. ikiside beraber at arabasini ceken atlar gibi. biri kisrak bir ise aygir. aygir olan kader kisrak olan ise kadeh.
en buyuk kader nedir diye sorarsaniz elbette merhum olmaktir derim. ne kadar kaderden kacmak isteseniz ne kadar hayatinizin denetimini ele alsaniz bos getirdiginiz defterleri doldursaniz en buyuk kader hepsini siler hatta defter bile kalmaz ortada.
yillarca beklersiniz bir sey olsun diye. ama kilpayi denilebilecek bir anda ucar gider elinizden. hani olur ya denize girersiniz can simitinizle oynarsiniz. can simiti akintiya kapilir ve aciga suruklenir. siz de yuzme bilmeyen birisiyseniz temkinli ama ivedi onu yakalamaya calisirsiniz. tam yakalmak icin buyuk bir hamle yaptiginizda bir kus gibi ucar gider ve de geri gelmez. oysa tutmak cocuk oyuncagi ama ne yapalim mukadderat boyleymis.
belki dersiniz can simiti geri gelir diye umut edersiniz ama nafiledir. imamla giden geri gelmez, gelse de o artik o degildir. siz de eski kisi degilsiniz. bir iyi taninan ama coktan bir yabanciya donusmusle karsilasmak kadar korkunc bir seydir bu hayatta.
peki ne gelir kisinin elinden? sadece yenilmislik hissiyatindan baska birsey duyamiyorsa, nicin yenildigini bile anlayamiyorsa ve de hicbir sey istemiyorsa ne gelir kisinin elinden?
elinden gelecek yegane sey icmektir. kader kadehi becerir kadehler bosalir icine dert biner bugulu beyinle sabah kalkilir. cogu vakit ise insanin az seytanin bol oldugu pazar sabahlarinin korunde pompei'nin son gunlerine tas cikartan sarhos gecenin sabahinda eve donulur.
kultablasi dolmustur. bas agrir. dilde pas tadi vardir. sabah ilk icilecek cain migde bulandiracagi asikardir ama bunu bunu bile bile kisi ayni rituelleri tekerur eder.
yenilginin anlami tdkya gore su anlamlara gelir:
1. bir savaşta, yarışmada kaybetme, yenilme, mağlubiyet, hezimet.
2 . askerlik yenilen bir ordunun, düzen bağını yitirerek asker onurunun gerektirdiği bütün bağları bozması, bozgun, hezimet.
3 . mecaz bir işte, bir uğraşta başarısızlığa uğrama, kaybetme.
bunlar isin kuru bilgisi. ama bence yenilgi artik savasma isteginin kalmamasidir. bir golyati kic ustu oturtup digeriyle kapismaktan vazgecmektir.
ama kisi kendisi istese de yasama icgudusu agir basar. ileri saflardan ricat eder ve cogu zaman araziye uyum saglar. sadece gozler gozler gozler....
ne maziye donup gelecek yuz vardir, ne de gelecek icin kosacak takat yoktur, hele alincak oc falan hic yoktur. zaten defterler coktan kapatilmistir. siyah murekkepli kalin uclu kalemle cizik cekilmistir.
saclarin agarmaya kilo almaya baslandiginda gozlerin arkasina yerlesen korkunun daha dogrusu o korkunun farkedilmesinden korkulmasi cok gerilerde kalmistir.
umarsamazlik ve bezginlik hakimdir. bir kadeh dolar bir kadeh bosalir, bir aksam olur bir gunduz olur, bir nefes alinir ve sonra ....... alinamaz
ne kadar basit degil mi?
en buyuk kader nedir diye sorarsaniz elbette merhum olmaktir derim. ne kadar kaderden kacmak isteseniz ne kadar hayatinizin denetimini ele alsaniz bos getirdiginiz defterleri doldursaniz en buyuk kader hepsini siler hatta defter bile kalmaz ortada.
yillarca beklersiniz bir sey olsun diye. ama kilpayi denilebilecek bir anda ucar gider elinizden. hani olur ya denize girersiniz can simitinizle oynarsiniz. can simiti akintiya kapilir ve aciga suruklenir. siz de yuzme bilmeyen birisiyseniz temkinli ama ivedi onu yakalamaya calisirsiniz. tam yakalmak icin buyuk bir hamle yaptiginizda bir kus gibi ucar gider ve de geri gelmez. oysa tutmak cocuk oyuncagi ama ne yapalim mukadderat boyleymis.
belki dersiniz can simiti geri gelir diye umut edersiniz ama nafiledir. imamla giden geri gelmez, gelse de o artik o degildir. siz de eski kisi degilsiniz. bir iyi taninan ama coktan bir yabanciya donusmusle karsilasmak kadar korkunc bir seydir bu hayatta.
peki ne gelir kisinin elinden? sadece yenilmislik hissiyatindan baska birsey duyamiyorsa, nicin yenildigini bile anlayamiyorsa ve de hicbir sey istemiyorsa ne gelir kisinin elinden?
elinden gelecek yegane sey icmektir. kader kadehi becerir kadehler bosalir icine dert biner bugulu beyinle sabah kalkilir. cogu vakit ise insanin az seytanin bol oldugu pazar sabahlarinin korunde pompei'nin son gunlerine tas cikartan sarhos gecenin sabahinda eve donulur.
kultablasi dolmustur. bas agrir. dilde pas tadi vardir. sabah ilk icilecek cain migde bulandiracagi asikardir ama bunu bunu bile bile kisi ayni rituelleri tekerur eder.
yenilginin anlami tdkya gore su anlamlara gelir:
1. bir savaşta, yarışmada kaybetme, yenilme, mağlubiyet, hezimet.
2 . askerlik yenilen bir ordunun, düzen bağını yitirerek asker onurunun gerektirdiği bütün bağları bozması, bozgun, hezimet.
3 . mecaz bir işte, bir uğraşta başarısızlığa uğrama, kaybetme.
bunlar isin kuru bilgisi. ama bence yenilgi artik savasma isteginin kalmamasidir. bir golyati kic ustu oturtup digeriyle kapismaktan vazgecmektir.
ama kisi kendisi istese de yasama icgudusu agir basar. ileri saflardan ricat eder ve cogu zaman araziye uyum saglar. sadece gozler gozler gozler....
ne maziye donup gelecek yuz vardir, ne de gelecek icin kosacak takat yoktur, hele alincak oc falan hic yoktur. zaten defterler coktan kapatilmistir. siyah murekkepli kalin uclu kalemle cizik cekilmistir.
saclarin agarmaya kilo almaya baslandiginda gozlerin arkasina yerlesen korkunun daha dogrusu o korkunun farkedilmesinden korkulmasi cok gerilerde kalmistir.
umarsamazlik ve bezginlik hakimdir. bir kadeh dolar bir kadeh bosalir, bir aksam olur bir gunduz olur, bir nefes alinir ve sonra ....... alinamaz
ne kadar basit degil mi?