hani olur ya bazen nereye gitseniz akla hayale gelmedik aksiliklerle karsılasirsiniz.

hani olur ya kendinizi bedbaht bir halde bulmaktasiniz sık sık.

hani olur ya kafanızda sanki tonlarca ağırlık vardır. ne tat vardır gecesinde gündüzünde ne halt edeyim yeryüzünde düsüncesi bayrak sallamaktadir kafanızda.

solgun bitkin bir vaziyette günlerden bir gün cıkıs yolu ararken bir hakikat kafaniza dank diye vurulmuştur.

hayat sizi kusmustur artik.

ne varılacak bir menzil vardir ne de sabit kalinacak bir diyar.

bir yapraktan diğerine kosarsiniz.

aglasaniz mi gülseniz mi bilememektesiniz.

meyler tad vermemekte, içtiğiniz isgara içinizdeki harcanmiş duygusunu katmerlestirmektedir.

kimileri gibiymiş gibi yapar. fakat bazilari yapamaz.

kelek sari yesil tonajlarin ortasinda gecen asfalt yolun kenarinda eflatunsu mor cicekleri görür. bu güzelliğin seyrine dalar.

varsin bankalara faturalar yatmasin.

fatura denilen kağitlari ödemek için mi yasiyor insan yahu?

üsenmezsin asfalt yolu gecersin vizir vizir arabalar ipinde değildir.

madem güzelliklere sahip değilsin bari hiç olmazsa güzelliği koklamak için giderken ecel serbetini içmek evladir.

sansina mi yoksa sansizliğina mi bilmem selamaetle yolun karsisina gecersin.

refüjü hoplayarak gecersin.

ciceklerin yanına gidersin.

onlari koklarsin.

koklarsin...

doya doya kana kana...

bir hatira olarak bir tek tane cicek alirsin

günler gecer yillar gecer...

o ciceğe bakarak kusulduğunu düsünmenin vermiş oldugu ağirlik azalir.

teneneni tenenneni tenenen ne ni yar..........