birisinin bu başlığı açması gerekiyordu sanıyorum. veya birileri açılsın diye bekliyordu, kim bilir. ömrümde bir şarkıdan hiç korkmadım ve eğer bugün bir şarkıdan korkuyorsam yarın bir kangal sucuktan bile korkabilirim galiba. neyse...
korku demiştik ya, bu şarkıdan çok korktum. defalarca karşıma çıktı ve kaçtım, dinlemedim, kulaklarımı tıkadım, kapıları çarptım, kollarımı kestim, nefesimi tuttum. dinlemedim, dinletemediler. ama bir yaz başlangıcında terden sırılsıklam olup üstüne de şöyle katmerli bir tokat yemek isteyenler için bire bir.
acı nedir çok mu iyi biliyorsunuz genç adamlar ? o zaman mutluluğu bilmiyorsunuz işte. ben gibi, mutluluğu da acıyla süslüyorsunuz. bana çok farklı ayaklarına yatmayın, kafalarda çok klasik beyinler var. hepimiz sokakta götünü karıştıran adamlarız, kimse kimseyi kandırmasın. ve bu şarkı size sıradanlığınızı anlatsın isterim. değişikliği, dakikaları, acıları falan değil, sıradanlığınızı.
sevip de sevenlere, kavuşamayanlara, aldatılanlara, yalancılara, derinlerdekilere, yukardakilere, evinde ağlayanlara, merdiven başında çekirdek yiyenlere, yerde içi biraz olsun tütünlü sigara arayanlara, elinde sadece kibriti olanlara, ciğerler parçalananlara, benlere, sizlere, hepinize gelsin.
they were following me
they were following everyone
they had visions of me
holding hands walking in to the sun?
now people get down, people get down, people get hurt
when you did it to me
i was already in the ground
and i'll never get into your heart
though i don't even want to start
i'll never get into your heart
i'm just happy to hang around
happy to hang around
happy to hang around
take a picture of me
and show it to everyone
and no more pictures of you
no more love, no more setting sun
now people get down, people get down, people get hurt
and when you did it to me
i was already in the dirt
and i'll never get into your heart
though i don't even want to start
i'll never get into your heart
i'm just happy to hang around
happy to hang around
happy to hang around
korku demiştik ya, bu şarkıdan çok korktum. defalarca karşıma çıktı ve kaçtım, dinlemedim, kulaklarımı tıkadım, kapıları çarptım, kollarımı kestim, nefesimi tuttum. dinlemedim, dinletemediler. ama bir yaz başlangıcında terden sırılsıklam olup üstüne de şöyle katmerli bir tokat yemek isteyenler için bire bir.
acı nedir çok mu iyi biliyorsunuz genç adamlar ? o zaman mutluluğu bilmiyorsunuz işte. ben gibi, mutluluğu da acıyla süslüyorsunuz. bana çok farklı ayaklarına yatmayın, kafalarda çok klasik beyinler var. hepimiz sokakta götünü karıştıran adamlarız, kimse kimseyi kandırmasın. ve bu şarkı size sıradanlığınızı anlatsın isterim. değişikliği, dakikaları, acıları falan değil, sıradanlığınızı.
sevip de sevenlere, kavuşamayanlara, aldatılanlara, yalancılara, derinlerdekilere, yukardakilere, evinde ağlayanlara, merdiven başında çekirdek yiyenlere, yerde içi biraz olsun tütünlü sigara arayanlara, elinde sadece kibriti olanlara, ciğerler parçalananlara, benlere, sizlere, hepinize gelsin.
they were following me
they were following everyone
they had visions of me
holding hands walking in to the sun?
now people get down, people get down, people get hurt
when you did it to me
i was already in the ground
and i'll never get into your heart
though i don't even want to start
i'll never get into your heart
i'm just happy to hang around
happy to hang around
happy to hang around
take a picture of me
and show it to everyone
and no more pictures of you
no more love, no more setting sun
now people get down, people get down, people get hurt
and when you did it to me
i was already in the dirt
and i'll never get into your heart
though i don't even want to start
i'll never get into your heart
i'm just happy to hang around
happy to hang around
happy to hang around