uzun zamandır onları okumuyorum. onları ifade edecek 'onlar' dan başka bir kelime kullanmak, o kelimeyi aramak zahmetine girmiyorum. neden haksız olduklarını kendime ve başkalarına ispat etmekten de vazgeçtim. ama dünya küçük, ve biz karşılaşıyoruz. o vakit yüzüme gerginlikten zor kurtulan alaycı bir tebessüm yerleşiyor. üçe kadar sayıyorum geçiyor. yazık ki hala bir parça öfkeleniyorum. şimdi okuyun, çekirdek niyetine, eäÿlencelik:
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr
åžimdi ben mübarek bir bayram günü bunu yazan insanın adına başlık açıp dilediğimce sövebilirim. bunu yapmadım, nefis terbiyesi olsun diye. sövüp rahatlamaktansa, zırva üstadının ne yapmaya çalıştığını kendimce bir çerçeveye oturtarak bu kavramı açıklamayı, bilgi içerikli bir yazı yazmayı tercih ettim.
konumuz din istismarı, örnek için linki tıklayınız. istismar arapça 'semere' kökünden geliyor. ürününden yararlanma, sömürme demek. şimdi başka bir ifadeye geçelim: ' dini alet etmek' bu iki ifade birbirinin yerine sıkça kullanılıyor. peki aralarındaki fark nedir? söyleyelim. istismar inanılmayan bir şeyi çıkar elde etmek için kullanmak demektir. dini alet etmenin daha spesifik bir yoludur.
kayseri'deki yirmi santim sakallı hacı amcanın mini marketinde yaptığı her türlü hile ve hurdayı örtmek için sakalını sıvazlayıp, dükkandaki kabe resminin önünde poz vermesini dini ticarete alet etmek-dini kullanmak başlığına alıyoruz. amca inanıyor. ama içine şeytan kaçmış.
yukarda yazısı geçen yazar ise dini ilahi değil dünyevi bir olgu olarak görüyor. onu dünya şartlarına göre normalleştiriyor. insanların dine göre şekillenmesi gerekir. o dini insanlara göre şekillendiriyor. tamamen seküler mantığa sahip. değiştirilmesi önerilmeyecek hükümlere sahip bir dini dahiyane fikirlerle 'kolaylaştırıyor' biz de inanmadığı sonucuna varıyoruz. samimi değil. samimi olsa kendince bir disiplin oluşturur; bir felsefe, bir doktrin... bunu insanlığa sunar, onu savunur onu yazardı. biz de onun gerçekten bu işi kendine dert edindiğini düşünürdük. ama bu yazıdan çıkar sağlayan tek insan o. yazdıklarının kendinden gayrı kimseye faydası yok. bu en iyi ihtimalle iç gıcıklayan fikirleri ona dikkat çekiyor, okunmasını sağlıyor. kendinden söz ettiriyor. gazetenin tirajı artıyor....vs
yani bu amca eline su dökemeyeceğimiz bir din istismarcısı. din istismarı dediğimizde aklımıza gelen yüzlerce örneğin aslında dinlerini başka çıkar kaynaklarına entegre ederek kendilerine bir fayda sağlamanın çok dışında bir şeyler yapıyor bu amca. bu cümle ona çok koyar biliyorum: yalçın bayer dini sömürüyor.
http://hurarsiv.hurriyet.com.tr
åžimdi ben mübarek bir bayram günü bunu yazan insanın adına başlık açıp dilediğimce sövebilirim. bunu yapmadım, nefis terbiyesi olsun diye. sövüp rahatlamaktansa, zırva üstadının ne yapmaya çalıştığını kendimce bir çerçeveye oturtarak bu kavramı açıklamayı, bilgi içerikli bir yazı yazmayı tercih ettim.
konumuz din istismarı, örnek için linki tıklayınız. istismar arapça 'semere' kökünden geliyor. ürününden yararlanma, sömürme demek. şimdi başka bir ifadeye geçelim: ' dini alet etmek' bu iki ifade birbirinin yerine sıkça kullanılıyor. peki aralarındaki fark nedir? söyleyelim. istismar inanılmayan bir şeyi çıkar elde etmek için kullanmak demektir. dini alet etmenin daha spesifik bir yoludur.
kayseri'deki yirmi santim sakallı hacı amcanın mini marketinde yaptığı her türlü hile ve hurdayı örtmek için sakalını sıvazlayıp, dükkandaki kabe resminin önünde poz vermesini dini ticarete alet etmek-dini kullanmak başlığına alıyoruz. amca inanıyor. ama içine şeytan kaçmış.
yukarda yazısı geçen yazar ise dini ilahi değil dünyevi bir olgu olarak görüyor. onu dünya şartlarına göre normalleştiriyor. insanların dine göre şekillenmesi gerekir. o dini insanlara göre şekillendiriyor. tamamen seküler mantığa sahip. değiştirilmesi önerilmeyecek hükümlere sahip bir dini dahiyane fikirlerle 'kolaylaştırıyor' biz de inanmadığı sonucuna varıyoruz. samimi değil. samimi olsa kendince bir disiplin oluşturur; bir felsefe, bir doktrin... bunu insanlığa sunar, onu savunur onu yazardı. biz de onun gerçekten bu işi kendine dert edindiğini düşünürdük. ama bu yazıdan çıkar sağlayan tek insan o. yazdıklarının kendinden gayrı kimseye faydası yok. bu en iyi ihtimalle iç gıcıklayan fikirleri ona dikkat çekiyor, okunmasını sağlıyor. kendinden söz ettiriyor. gazetenin tirajı artıyor....vs
yani bu amca eline su dökemeyeceğimiz bir din istismarcısı. din istismarı dediğimizde aklımıza gelen yüzlerce örneğin aslında dinlerini başka çıkar kaynaklarına entegre ederek kendilerine bir fayda sağlamanın çok dışında bir şeyler yapıyor bu amca. bu cümle ona çok koyar biliyorum: yalçın bayer dini sömürüyor.