yazı yazmayı unutmuşum..akşamları geliyor aklıma bir şeyler.romantikleşiyorum galiba. sonra...sonra unutuyorum sabaha..aklımın bir köşesinde saklanmış olmasını umarak..olur da bir gün ben de unutmayı özlerseeeeem, uzanıp tutuver elimi bir gün...(bir konudan bahsederken böyle aniden araya girip şarkı söylemeyi-yazmayı çok seviyorum..bir de eskiden hep böyle yazardım, parantez dışları didaktik veya bir konuya odaklanmış, parantez içleri daha rahat ve özgür..kimse kısıtlamazdı beni ne de olsa, kendi parantezimin içindeydim..parantez içi dediğin, icabında atlanıp geçilecek, konu bütünlüğünden bağımsız olduğu evvelden açparantez tarafından işaret edilmiş, konunun devam ettiği yere kapaparantez konup okuyucunun uyarıldığı özerk bir alan ne de olsa..entrparantez lafının antiparantez olarak bilinmesine, söylenmesine gıcık oluyorum bir yandan..öte yandan insanlar fransızca bilmek zorunda da değil..bu sözcüğü dilimize kazandıran ukala tavra da uyuz oluyorum..bak sinirlendim yine..gene de denilebilir.."şarz"a hepten kılım, öte yanı yok)..iş yoğunluğu, beyin yorgunluğu derken tutuklaştığımı hissediyorum günden güne..oysa ki bir dönem çok sık yazardım.."sözlük"lerde..sonra kendimi tekrar ettiğimi hissetmeye başlamıştım ama..sıkılmıştım..şimdi yazmaktan uzaklaştığımı görüp iyice sıkılıyorum..varoluş biçimimdi benim yazmak..adını koyamadığım binlerce düşüncemin gözümün önünde şekil kazanmasıydı..yoktan var olmaktı, hayalden gerçek.."tutunmak"tı belki de..somutluk duygusuydu yanılsamaya karşı..(bak yine dramatik dramatik yazıyorum.. cezmi ersöz gibi demişti birisi de kafayı yemiştim..o kadar mı kötü lan demiştim, o kadar mı yapmacık..haa, depresiflikse kralı bende, o ayrı mevzu da, cezmi ersöz de denmez ki be anacım) zamanında bir şiirimsi de yazmıştım..(gerçi ben bunlara şiir demeyi çok saçma buluyorum..havam olsun, bence haikuyla rubai arası bir yerde bu yazdığım şey..nasıl da engin bir edebi bilgim var aman allahları)

hiçbir şey bilmiyorum kendime dair
var mıyım, yok muyum
aç mıyım, tok muyum
gerçek olan nedir, nedir zahir?

(şak şak şak şak..ulan ne güzel söylemişim beeee...bıraksan beni şair olurmuşum)

yoklukla varlık arasındaki bir tuhaf ip gibi yazmak..uzatırsam boynuma dolanacak..
(ikili anlamlara dikkat!!!..ulan amma maymunluk yaptım yine, ne güzel bağlamıştım halbuse yazıyı, yazmanın bana umut olduğuna dair, ama yazmayı da unuttuğuma dair anafikri vermiştim..kelime oyunlu başlığımla uyum içinde yuvarlanıp gidecektim..nerden çıktı şimdi bu ölüm göndermesi yine?)