bana bundan bahsedenlere aynen böyle söylemek geliyor içimden; '' sanal kitaplarmış! '' ardından da bir peh! diyesim geliyor. çünkü ele alınmadan okunan hiçbir kitap bana bugüne kadar zevk vermedi. kimseye de vereceğini sanmıyorum açıkcası. kitap elde durmalı, elinizi doldurmalı, arka kapağı okuyabilmelisiniz, sayfalarını çevirebilmelisiniz. bir de o sayfalar kokuyorsa daha okumadan keyif veriyor. ama sanal kitaplarda böyle değil. bir ekranın üzerinden okuyorsunuz, bir de yazılar küçükse ekran camının neredeyse içine giriyorsunuz. sayfa çevirmek için fareyle bir şeylere tıklıyorsunuz. ellerinizin arasında fare oluyor. ne kadar itici geliyor bana anlatamam.

sanal kitapları savunanlarda var. diyorlar ki:'' eğer bir kitap sanat değeri taşıyorsa, ekranda ya da sayfada ne fark eder? '' ancak bir kitabın basıma hazırlanması, saman kağıtlarına basılması, kapağı, arka sözü ve daha pek çok şeyi artık kitapla bütünleşmiş.

yine bu insanlar sanal kitapların zamanla elimizdeki kitapların yerini alacağını iddia ediyorlar. bunu düşününce bile kahroluyorum. bana, az teknolojinin olduğu ama bugün değer verilmeyen pek çok şeye değer verildiği o çağların geleneğini alıp, parçalayıp yerine insanları boşluğa sürükleyen sanal çağın kitaplarının getirilmesi her şeyi mahvedecekmiş izlenimini veriyor.