ben isterdim ki ilk öpüşme deneyimim hayatım boyunca unutamayacağım bi anı olarak kalsın, hatırladıkça yanaklarım pembeleşsin, heidi'ninkiler halt etsin. ha yine unutmuyorum tabi ama yanaklar pembeleşmek yerine kızarıyo.

sanırım 8 yaşındayım. en yakın arkadaşım var hande. tombul, bembeyaz, böyle mayalı poğaça gibi bişeydi. ben de zayıflıktan diz kapaklarım patencilerin taktığı dizlik gibi çıkmış bi halde, öyle takılıyoruz. bi gün dedim ki hande'ye "ya hani filmlerde falan öpüşüyolar ya -ağızlarıyla- (bu da ne iğrenç bi tabirdir) çok merak ediyom nası bişiy acaba??" hande pek oralı olmadı. "büyüyünce öpüşcez kızım nası olsa" gibilerinden bişey dedi. sonra annesi bunu eve çağırdı. tam apartmana girdik, hadi deneyelim dedim takmışım kafayı. gülmeye başladı "olmaz bee içimizden birinin erkek olması lazım" dedi. "tamam ben mesela erkekmişim" dedim ama sesimi kalınlaştırarak. o anda tuttum öptüm hande'yi. teallaam ya ne salakmışım lan. aynı anda bi "ııyyyyy" çekip, elimizin tersiyle ağzımızı siliyoruz, tepiniyoruz böyle... ondan sonraki günlerde sıradan yaşantımıza devam ettik. plastik oyuncak tencerelerimize kağıt doğrayıp yemek yaptık falan. ama ben eski ben değildim, eskisi kadar meraklı bi çocuk değildim.. ehe.