hala kendi başıma içiyorum, buna bir son vermeli, o zamana kadar notlar düşeyim:

- neriman köksal, türkan şoray'dan evvel fosforlu cevriye çekmiş, mümkün mü, ben neden hiç denk gelmedim? araştır.
- akşam -kesinlikle eminim- balkona çıkarken düşürdüm o bardağı, içinde -bütün kesinliğimle eminim- su vardı, rakı olsa -hayatımı koyuyorum o kadar kesin- ağlardım. fakat sabah o bardak odanın köşesindeki saksıya nasıl ulaştı, kim düzenliyor buraları? ve tanrım, sizseniz, bir not iliştireydiniz, kutsal kitap fazla gelir de, "kırıkları ben topladım. imza: tanrı" gibi bir şeyler.
- bardak raporu: bir rakı kadehi (su vardı içinde) galiba bir de çatal düştü balkondan.
- rakı raporu: bitti.
- kaç kere aradım kimi, kim bile inanmadı, hem onun suçu günahı ne?
- babalara sosyalizm anlatma, torun torbadan bahset, bunu hatırla bir dahaki sefere.
- bir dahaki sefer olmasın, babana rakı verme, yine "lingo lingo" dedi ya, dedi eminim.
- masada üç çakmak kaldı, üçü de mi çalışmaz, aranma, git ocaktan yak o sigarayı.
- esmer güzeli necla değil karşı komşu, masaya davet etme; destur!
- gemi de yok balkonun önünde, mal olma dedim.
- kadehi tam olarak kim kırdı ki?
- ne yaptınsa anneyi kızdırdın, gönlünü al.
- kızdırdığın kızların gönlünü alma, edi bese!
- kırık kadehi bilinç altından çıkar, sonra çok korkuyorsun.
- içerken kenara el yazısı notlar alıyorsun, ama yazın çok kötü, sonra okunmuyor, buna bir çare bul, ilk aşkım deli aşkım bana çare bul, kendine çare bul.
- still'i kızdıracak bir şey düşündün, bence italik koymuş, şimdi de bolt isteyelim, onu da yaparsa renkli balonlar isteriz, hepsi tamamsa yine düşün bunu. düşünme ya da düşününce insanlaşıyorsun, yakışık almıyor.
- o kız beyaz lan, bembeyaz, valla!
- bardak vardı, noldu?
- fırat da aradı, sövdü mü, ne yaptı, arada ağzını burnunu kır, illa vardır bir bok yemişliği.
- annem, erkenden kahvaltı hazırlamış, ne dedim ben bu karıya gece gece? hatırlamıyorsan zorlama, çok ısınıyor sonra devreler, anneler unutmaz, çaktırma.
- ne seyrettiysen bir daha seyret.

- bu notları gece tut, sabah çok yarım kalıyor. ya da not tutma, ayıp bir şey; bardağın gönlünü al, galiba sen kırdın.
- üzümler, kara üzümler, kara şarap, hep aşklı şeyleri hatırlatıyor, üzümden ne zaman ölüm döşediniz efendiler?
telefonla öğrenilenler edidi:

- edidi ne lan, büdüdü büdüdü, lülülülü lülülülü.
- anneleri telefona isteme, bunu çok kesin söylüyorum, bir daha da söylemeyeceğim, zaten bir daha şanın da olmaz bu kafayla.
- çiçek, çikolata, artvin'in temsili kurtuluş törenlerini değil, başka bir şeyleri (o da bir çeşit tören ve sen yüzde yüz malsın) çağrıştırıyor, zikretme bunları, yalvaracağım, yapma!
- kız beyaz, evet onu biliyoruz, tekrar etme, ayıplaşıyor.
- masa mı devrilmiş diye sormuş, kendim devrilmişim, bunu bir daha yapma, bir tarafın kırılacak.
- o anne alır seni duvardan duvara vurur, kendi annen değil mal (o da yapar da gerçi), annelere bulaşma! bak ünlem koydum, yapma bunu! bak gen ünlem, anla artık! tamam bir de kendini tekrar etme.
- çok eğlenmişiz, babayla eğlenme, geçirecek tekmeyi, göreceksin. hayır babaya vurulmaz, sakın, yeltenme bunlara! ünlemi biliyorsun.
- bir kere daha boynunlayız; salak mısın olm sen, içip içip aşık olma, fırat bile dalga geçiyor.
- masa da devrilmedi, masa da maaymış da ondan, ben nereye devrilebildim kıçiçi kadar balkonda, kendini taktir et, ama fazla gaza gelme.
- annem hep salataya közlenmiş patlıcan koysun, bunu söyle kocakarıya, kızarsa kaç, uzatma.
- annelere bulaşma la manyak!
- ağzınla iç, ağzın la iç; ikincisi ankara şivesiynen pek güzel durdu. kulağa hoş gelme anlamında bir sözcük vardı, polifonik değildi neydi, adı ve amblemi üzerine'de geçiyordu, nasıl olsa hatırlayamayacaksın, aç kitabı bak. bahaneyle oku.
- ağzın la işte iç! bu çok güzel la, bu espriyi fırat'a yap, anlamazsa kendin gül.
- çorumlularla içme, çok acayip zıvanadan çıkıyorsunuz, hüseyin'i bulursan gönlünü al, yavuz vardı ya, çok ayıp ettiydik, onu bulma.
- kız, o kadar kızmamış, öpüyorum dedi lan, düşün yani beni hem de.
- gene de çiçek ve çikolata çok tehlikeli, evleneceksen de bunu başka türlü hallet. underground'u izle, içmeden izle ama sokturtma içkine, kız beyaz evet, filmde de bir şey vardı, çiçekli çikolatalı, unuttum. cümle kuruyorsan, başında düşündüğün şeyi sonunda unutma.
- çocu'm git kahve doldur kendine, yumurta kır, kahvaltı yap, gözünü seveyim, kaldır o biraları, yeter.
- nasıl olsa anlamayacakın, bu notu sonra oku; sabahları içme!
- nasıl olsa okumayacaksın; ne bok yersen ye.
- anneyi karıştırmayacaktın aga. evet, aferin, anasına sövmemişsin bu sefer, dövmemişler de kimse seni, emirgan da yokmuş ortalıkta. ama anneyi başka türlü de karıştırma diyorum.
- tanrılar yazı yazamaz mal, ondan peygamberleri var; bardağı saksının oraya taşıdıysa bile sana not bırakamazdı ki. tanrıya inan.
- tanrıya inan sen, bu iyi bir şeye benziyor, hiç değilse şans ver, kırıkları toplamış işte.
- babam iki dubleden fazla içmiş olamaz, rakıyı kim bitirdi amına koyim, tanrıya kız, kırıkları toplamak için fazla bir bedel bu.
- ayakların kesilsin, rakıyı paylaşma, kırıklarını kendin topla. hem sadece öteye itelemiş, tanrı dediğin faraş yaratır.
- faraş çok güzel özcük, cümle içinde kullan, erteleme bunu çok.
- bir bok yedin madem, rezil olma, çiçek al (özhan'ın karşısındaki çiçekçiden alma, o kız kesiyor seni, portföyü daraltma, kim tanıştırmıştı ki bizi?), çikolata al, dayan kapısına, hiç değilse tutarlı görünür.
- gene sen annelere bulaşma.
- bahara kadar idare et, tepeden papatya toplarız, çikolata işini tam bulamadım, ama o zamana kadar vakit var, düşünür yol buluruz. orijinal olur hiç değilse.
- telefon falan sana komple zararlı, etme.
- pstu hakkında bilgi, iki de ismet özel şiiri var gönderilecek, yaz dolabın arkasına unutulmasın.
- kaldır şu biraları, hava güzel, çık dışarı, hava al.
- tamam, bari ağzınla iç, ağzın la, iç! bu çok güzel ya, tamam gül, ama başkaları gülmez buna, sağda olda anlatma.
- hala sırıtıyor, git sız olm sen. çok komik lan, kendi kendime tutamıyorum.
- gülmek bir halk gülüyorsa gülmektir, o halk çorumludur kesin, ağzın la iç.
- tanrı bardakları siktiretsin, çorumluları korusun, ağzın la işte, iç. tanrı da içsin, gelirse hatırlat, ama rakısını kendisi getirsin, sünger.
- gülme lan daha fazla, gerizekalı sanacaklar.
- bardakların bana ne tür bir garezi var anlayamıyorum, gece o kadar dikkat ettim, sabah sen kalk küllüğe çarp kırıl, ne bardağıydı o?
- gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni; kendi başına mı buldun bunu, birisi kafana mı vurdu? tam olarak öğren.
- çocuk bahsi fena bahis, en son touroyla yapıyorduk lüle saçlı kız, herif ta ispanya'ya kaçtı, bu sefer kaçırma.
- içe içe çocuk yapılmıyor, ayıl bir ara.
- büyük kutu sıçtık, çocuk nerden çıktı, nasıl geçtik o aşamaya, şu saatten sonra hiç araştırma, tadını çıkar.
- o kadar konuştuk, anlamadım, hoca götürecek mi bizi kesin erbil'e, ne olmuş, üçüncüye sorsam salak derler, bekle.
- 15 günde bir diye söz vermiştim hocaya, o rakı bittikten sonra biraz dinlen, zor oluyor da yap bunu.
- rakı raporu: biralar iyi gelmiş, şişenin yarısı dolu. hayır lan şişenin yarısı boş. hayır dolu. buna bir karar ver ya da iç bitir, karar verilmiş olsun. ama şişenin yarısı dolu inan.
- anneyi babayı karıştırmadık, bu iyi. bir ara bir konu vardı ama, tam hatırlamıyorum, tam hatırlama da.
- incir mi yedin sen, rakının yanında? vardın yani bu aşamaya da? bunu netleştir, değilse o incir tabağını kaldır gözümün önünden. başbakan edasıyla: armut yi!
- dergi süper olmuş: okuduklarını bi' zahmet yeniden oku.
- sana hasta diyorlar, iyi oldun mu pambığhım. hastasın olm sen, kesin var bir bok, doktora sakın gitme.
- klavye bozuk, e ve s ler tam basmıyor, alkollü alkollü yazarken dikkat et, still ıçmasın ağzına.
- imlan iyidir senin, bunu değerlendir: imla, a ile yazılıyordu, aklında bulunsun. tdk'ya çok sövme, onların da bir gururu vardır kesin. içip içip tdk'yı basabiliriz, bir dahaki sefere inşallah. şapkalı a'ları rehin al, heelikopter iste.
- kızlara yaptığın kavgaları anlatma, yanlış anlaşılıyor. tamam çok dövdüler seni de anlatma, valla yanlış anlıyorlar. hem dayakla ilgisi yok senin şaft hafif kayıktı zaten.
- kahve içki gibi bir şey değil, üst üste içince daha fazla ayıltmıyor, bi' zahmet saçmalama.
- çocuk mu dedin sen? bunu bizzat, kendi başına, yani tek başına söyledin. olm çocuk işini önemsersin ayıkken, bunu içkili ağzına sürme.
- madem içiyorsun, kapat o telefonu, çok saçma haller alıyor.
- çocuğa hangi ara geldik ya? onu bi' çözsem. gerisi çorap söküğü gibi glmeyecek, hep unuttuğun bir şeyler kalıyor.
- fırat da yok, teek başıma becerdim bu sefer saçmalamayı. fırat da olmasın beya, duble oluyorsunuz birlikte, ağır saçmalıyorsunuz. fırat'ı ara.
- bugün ayıl, yapılacak bir sürü iş var, çocuk bile dedin, evet dedin.
- işleri yap, takımları topla, bence bir de traş olmalısın.
- evvelden denmiştin, sonuçları felaketti. traş olacaksan içme, ustura kullanan herifsin.
- hayır, gülüm, intihar edeceksen de içme, traş kazası sanıyorlar. şimdi sakince bırak o usturayı yere.
- çocuğu karıştırmasaydık iyiydi, gerçi güzel bir şey de olur bahaneyle ama karıştırmasak iyiydi. onra çok üzülüyorsun.
- yemek yap, bu konuda geliştirmen gerekiyormuş kendini, yemek yap.
- salataya bulaşma, onu beceremiyorsun.
- içip içip salata yapmaya kalkma. hatta içip içip hiçbir şey yapma, eline bıçaklı, usturalı şeyler alma. bak uyarıyorum efendice.
- bu notları oku, bana aynı şeyleri yazma.
- evet kırıldı bardak, git yenisini al dolaptan, madem de içeceksin.
hasar yeniden kontrol.

hepsi tamam da, hepsi bir tamam da. insan kendi taşağını yakar mı sigarayla? hayır, yandığı sırada hissetmedin tamam da sen hakikaten...
bunu yapmayacaktın, lazım olur onlar gün gelir. yapma bunları yapma, komik bile olmuyor artık.
şu suyu tanrı yarattı -tamam sızacağım- rakıyı yaratmadı mı?
the departed seyrettin bütün gece, geniş açı çekimleri sorunlu, araba içi sahnesinde acayip hata var. belki de taşak geçiyor enle skorsis, tekrar bir izle. stüdyolar bu kadar hata yapmaz, skorsis hiç.
kız mevzuları hiç açma, bu gece kıl payı bir bok yemedik, hiç değilse anaına bulaşmadık.

filmi izle yavrum.

bu yazıyı işin bitince sil, ç şeyler düşündün filmle ilgili -küçük deftere aldın notları, onlara illa bak. orada sinan çetin notları var, götün, sinan çetin izlediysen, kız ortamın da olmuş, o sayfaları yırt.

abah il bunları! till oyar.