şirazesi kaymak mı denir yoksa balatayı sıyırmak ya da yakmak mı bilemedim bu yaptığına. daha itü sözlük'e bile gelmeden bu nicki kullanan kişinin tanımadığı insanlar hakkında pervasızca konuşmaya meyilli olduğu sözlük marmara arşivlerinde saklıdır. format denen kurallar silsilesini hiçe sayan bir yazara gerekli yaptırımın uygulanmasını öneren ama umduğunun tersine, söz konusu yazarın kollandığını gören bir moderatörün, varlığı hiçbir şey kazandırmadığı gibi yokluğu da bir şey götürmeyecek olan moderatörlükten el çekmesi akabinde, olan bitenden haberi olmaksızın ortaya çıkan ve hangi akla hizmetse bu moderatörü 'gemiyi terk eden korkak fare' olarak nitelendiren bizzat kendisidir.

son yazdığı yazıda mahkemeden filan bahsetmiş. burada, hukuk camiasının fildişi kulesinden bakıldığında görünen manzara alta ettirecek komiklikte. ya, bugüne kadar hiç 'nick' aleyhine açılmış bir dava duyulmuş mu? ne diyeceğiz hakimin karşısına çıkıp: dinime küfrettiler hakim bey. dinime küfreden müselman olsa bari. e, değilmişsin de zaten, araya sıkıştırmışsın hemen. bu, şuna benziyor:

"geçen bakkaldan ekmek almaya gittim. tanrı'ya inanan biri olamadım hiçbir zaman. bakkala parayı uzattım. o da bana uzattı (ekmeği), kıtır kıtır yedim oracıkta." ulan ateizmin bakkal ve ekmekle illiyeti ne ki burada bundan söz ediyorsun? alt metni "ulan ben sizin alalhınızdan bile korkmuyorum, kullarından mı korkacağım?" mı bu saltonun, ha? wondrous gibilere tuvalet kağıtlığı yapan birine bu yazılanlar bile fazla ama dünyayı kurtaran adam bir bu şahıs ikidir bu tuvalet kağıtlığı hususunda. sanal alemde eşi benzeri pek bulunmaz. ikisi de itü sözlük'e denk düşmüş, farkında olmadan pişti olmuşlar. ama farkları var: dünyayı kurtaran adam müthiş bir dansözken, authorization, karaktersizlik konusunda bir duruş sahibidir. başından beri karaktersizdir, asla kıvırmamıştır. biz tabii kendi açımızdan bakıyoruz hadiseye. wondrous tarafından bakıldığında da bizim gördüğümüzün tam tersinin görülmesi kuvvetle muhtemeldir.

durup dururken; ortada ne fol ne yumurta varken "yumurtalarımı kırdınız allahsızlaaarr" diye gürlemeye kalkar; şirazenin balansını tutturamazsan böyle duvara toslarsın yavrum. sana bu güne dek tek bir kelime etmemiştim ama güya birtakım değerleri varmış gibi görünmene tahammül edemedim artık bu son yaptıkların sonrasında. herkes ne mal olduğunu, kumaşının kalitesizliğini görsün istedim. tüh lan, itü sözlük de kapandı şimdi. nereden cevap yazacaksın sen bunlara? git şimdi bir blog yaz en ufak bir haklılık hissediyorsan. belki böylece bir zamanlar içine düşürüldüğüm boktan durumun garipliğini de hissedersin böylece ahaha. yürüyün be, başka derdiniz mi yok mına koyim!