eskişehir ilinde armada adlı bir alışveriş merkezi var. burada zamanında (şu anda var mı bilmiyorum) balmumu heykel sergisi açılmıştı. lady diana'dan lenin'e kadar birçok ünlü insanın birebir boyutlardaki balmumu heykelleri izleyici önüne çıkarılmıştı. atatürk heykelinin boyu 1.68 metre olunca da duyarlı cumhuriyet yandaşı vatandaşlarımızın tepkisi gecikmemişti: "atatürk'ün boyu hiç bu kadar kısa olur mu?"
öyle ya, onca sene tarih okuyup; masallarla öykülerle öğrendiğimiz atatürk'e kendimizce bir boy biçmiştik. burada yayınımıza ara verip, türk sinema tarihinin efsanevi filmlerinden bir sahne alıntılayalım, herkes aşinadır:
"film: neşeli günler
sahne: ziya'nın*(*şener şen), ablasının*(*adile naşit) evinde, yeğenlerine almanya maceralarını anlattığı sahne.
gelişim:
yeğenlerden biri: amca anlatsana almanya'da neler yaptın?
ziya: almanya'da arkadaşlarla aslan avına çıktık
kazım*(*münir özkul): ziyaaa, almanya'da aslanın ne işi var ulan?!
ziya: olmaz olur mu abi? alman aslanı bu.. (çocuklara dönerek) hah, nerde kalmıştım? jipten indik, etrafa dağıldık... elimde tüfek, ağır ağır ilerliyorum. bi ses duydum, arkama döndüm onu gördüm...
yeğenler hep bir ağızdan: neyii?
istifini bozmayan ziya: aslanı (çocuklar burada ürker). bi de ne göreyim boyu on metre!
kazım: ziyaaa
ziya: on metre yoksa da beş metre var.
kazım: ziyaaaaaa
ziya: işte aslan kadar aslan, çektim tüfeği, bastım... tık... tüfekte kurşun yok. çektim çakıyı, açtım, atladım aslanın üstüne. karnına böyle tak tak tak (buradaki hareketi milyon kere izlesem milyon kere dağılırım gülmekten).
kazım: ziyaaa, çakıyla aslan mı öldürdün?
ziya: öldürdüm, öldürdüm abi ya..."
alıntının özü şu: "aslan kadar aslan." neden atatürk kadar atatürk değil peki? ziya'nın kendini beğendirme güdüsüyle, atatürk heykellerini orantısız yapan, orantılı yapıldığında tepki verenlerin güdüsü arasındaki paralelliği görmüyor musunuz?
sanatsal olarak bakıldığında; bir mizanseni aktaran bir heykelde; vurgu yapılmak için atatürk'ün boyu diğer heykellere göre olağandan daha uzun, abartılmış biçimde sunulabilir. bu anlaşılır bir durumdur. ama hiçbir özelliği olmayan bir heykelde, atatürk'ün boyunu 2 metre gibi göstermeye çalışmak zavallılıktır. sesi tiz olan atatürk'ü canlandıranların bas olması falan da caba. tarihi tahrip etmek konusunda üstümüze yok. trakya şivesi son derece belirgin olan atatürk'ü zeki müren'leştiren anlayıştan nefret ediyorum!
konuya dönelim. atatürk'ün gerçek boyu karşısında afallayan vatandaşımızın tepkisi, diğerlerince de haklı görülünce (çünkü tarih herkese aynı konseptte sunuluyor, herkesin kafasında beş metrelik bir aslan yatıyor) tartışma kopuyor. sonuç olarak atatürk'ün gençliğinde 1.71, yaşlandığında ise 1.69 metre boyunda olduğu gerçeğine ulaşılıyor.
atatürk süper bi insan, tamam. yurdumuzu düşmanlardan arındırmak için gerekli organizasyonu sağladı, tamam. ülke düşmanlardan arındığında, ekonomik atılımları güçlendirmek için her meslek dalını özdeyiş bombardımanına tuttu, millete moral aşıladı, buna da tamam... ama atatürk heykelleriyle bereket tanrısı heykellerini özdeş kabul etmeye gelince: işte buna hayır!
öyle ya, onca sene tarih okuyup; masallarla öykülerle öğrendiğimiz atatürk'e kendimizce bir boy biçmiştik. burada yayınımıza ara verip, türk sinema tarihinin efsanevi filmlerinden bir sahne alıntılayalım, herkes aşinadır:
"film: neşeli günler
sahne: ziya'nın*(*şener şen), ablasının*(*adile naşit) evinde, yeğenlerine almanya maceralarını anlattığı sahne.
gelişim:
yeğenlerden biri: amca anlatsana almanya'da neler yaptın?
ziya: almanya'da arkadaşlarla aslan avına çıktık
kazım*(*münir özkul): ziyaaa, almanya'da aslanın ne işi var ulan?!
ziya: olmaz olur mu abi? alman aslanı bu.. (çocuklara dönerek) hah, nerde kalmıştım? jipten indik, etrafa dağıldık... elimde tüfek, ağır ağır ilerliyorum. bi ses duydum, arkama döndüm onu gördüm...
yeğenler hep bir ağızdan: neyii?
istifini bozmayan ziya: aslanı (çocuklar burada ürker). bi de ne göreyim boyu on metre!
kazım: ziyaaa
ziya: on metre yoksa da beş metre var.
kazım: ziyaaaaaa
ziya: işte aslan kadar aslan, çektim tüfeği, bastım... tık... tüfekte kurşun yok. çektim çakıyı, açtım, atladım aslanın üstüne. karnına böyle tak tak tak (buradaki hareketi milyon kere izlesem milyon kere dağılırım gülmekten).
kazım: ziyaaa, çakıyla aslan mı öldürdün?
ziya: öldürdüm, öldürdüm abi ya..."
alıntının özü şu: "aslan kadar aslan." neden atatürk kadar atatürk değil peki? ziya'nın kendini beğendirme güdüsüyle, atatürk heykellerini orantısız yapan, orantılı yapıldığında tepki verenlerin güdüsü arasındaki paralelliği görmüyor musunuz?
sanatsal olarak bakıldığında; bir mizanseni aktaran bir heykelde; vurgu yapılmak için atatürk'ün boyu diğer heykellere göre olağandan daha uzun, abartılmış biçimde sunulabilir. bu anlaşılır bir durumdur. ama hiçbir özelliği olmayan bir heykelde, atatürk'ün boyunu 2 metre gibi göstermeye çalışmak zavallılıktır. sesi tiz olan atatürk'ü canlandıranların bas olması falan da caba. tarihi tahrip etmek konusunda üstümüze yok. trakya şivesi son derece belirgin olan atatürk'ü zeki müren'leştiren anlayıştan nefret ediyorum!
konuya dönelim. atatürk'ün gerçek boyu karşısında afallayan vatandaşımızın tepkisi, diğerlerince de haklı görülünce (çünkü tarih herkese aynı konseptte sunuluyor, herkesin kafasında beş metrelik bir aslan yatıyor) tartışma kopuyor. sonuç olarak atatürk'ün gençliğinde 1.71, yaşlandığında ise 1.69 metre boyunda olduğu gerçeğine ulaşılıyor.
atatürk süper bi insan, tamam. yurdumuzu düşmanlardan arındırmak için gerekli organizasyonu sağladı, tamam. ülke düşmanlardan arındığında, ekonomik atılımları güçlendirmek için her meslek dalını özdeyiş bombardımanına tuttu, millete moral aşıladı, buna da tamam... ama atatürk heykelleriyle bereket tanrısı heykellerini özdeş kabul etmeye gelince: işte buna hayır!